15 yaşındaki Melisa babannesinden alınan böbrekle sağlığına kavuştu
İstanbul’da yaşayan Ünal ailesinin 2 çocuğundan biri olan Melisa’nın hastane süreci 7 aylık bebekken başladı. Tekrarlayan idrar yolları enfeksiyonları nedeniyle tedaviler gören genç kızda, vezikoüreteralreflü denilen, idrar torbasından böbreğe idrar kaçışı saptandı. Bunun üzerine 2 kez operasyon geçiren genç kıza, 5-6 yıl sonra vücuttaki proteinin idrara karışması olarak bilinen nefrotiksendrom teşhisi konuldu. Yaklaşık 10 yıl çeşitli tedaviler gören Melisa, tedavilere kısmi yanıt vermeye başlayınca, böbrek yetmezliği gelişti. Son 2 yıldır diyalize giren, okulundan da ayrılmak zorunda kalan talihsiz kızın şansı babaannesi oldu. 65 yaşındaki babaanne Birsen Ünal, torununa böbreğini verdi. İSÜ Liv Hospital Bahçeşehir’de gerçekleştirilen böbrek nakli operasyonu sonrasında sağlığına kavuşan genç kız, diyaliz hemşiresi olmayı istediğini, en çok da gezmeyi özlediğini söyledi.
ÇOK KORKTUM; ARKADAŞLARIMDAN UZAKLAŞMAYA BAŞLADIM
Yaşadığı zorlu süreci anlatan 15 yaşındaki Melisa Ünal, “Çok korktum, böyle bir şey hiç hayatımda yaşamamıştım. Hafta 3 kez sabahın köründe diyalize gidiyordum ve o süreç çok kötüydü. Diyalizden çıktıktan sonra bazen bayılıyordum bazen de çok kötü oluyordum. Okulumu bıraktım çünkü gidemezdim, arkadaşlarımdan uzaklaşmaya başladım. Mikrop kaparım diye bir yere de çıkamıyordum” dedi.
BABAANNEME MİNNETTARIM
Ailesinden herkesin donör olmak için seferber olduğuna dikkat çeken Melisa, “İlk önce babam kendisine baktırdı. Onun böbreği uyumlu olmadı, anneannem de bağışta bulunmak istedi ancak onda da sorun çıktı. Dahasonra babaannemi denedik, babaannemin böbreği yüzde 100 uyumlu çıkınca böbreğini bana verdi. Babaanneme çok teşekkür ediyorum,o benim hayatımı kurtardı. Ona minnettarım” diye konuştu.
ARKADAŞLARIMI, GEZMEYİ ÇOK ÖZLEDİM
Babaannesiyle böbreğinin uyumlu olduğunu duyduğunda çok mutlu olduğunu söyleyen 15 yaşındaki Melisa, “Çok mutlu oldum çünkü artık arkadaşlarımla buluşabilecektim. Gezebilecektim, eskisi gibi 100 kere diyalize girip sonra da eve gitmeyecektim. Konya’ya gitmeyi çok özledim, bütün akrabalarımız orada. Onlarla beraber olmayı, arkadaşlarımı, gezmeyi çok özledim. Tek başıma gezmeyi de çok özledim” ifadelerini kullandı.
DİYALİZ HEMŞİRESİ OLMAK İSTİYORUM
Farklı yerlere görmeyi istediğini, Kore’ye gitmek istediğini belirten Melisa, hayalinin diyaliz hemşiresi olmak olduğunu söyledi ve herkesi organ bağışı yapmaya davet etti.
TORUNLARIM İÇİN CANIMI VERİRİM
Konya’dan İstanbul’a torununa böbreğini bağışlamak için gelen 65 yaşındaki babaanne Birsen Ünal, 2 yıldır diyalize giren Melisa için çok üzüldüğünü söyledi.
Babaanne Ünal, “Evlatlar için, torunlar için canımızı veririz. Torunumun sürekli diyalize girdiğini bildiğim için çok üzülüyordum. Bir yarımız buradaydı. Böbreğim uydu, mutlu oldum. Tahlillerin bir an önce yapılmasını istedik” dedi.
KİMSE ORGAN BAĞIŞINDAN KORKMASIN
Herkesin organ bağışı yapabileceğini söyleyen babaanne Ünal, “Kimse korkmasın, ameliyat olalı sadece1 hafta oldu, ikimiz de ayaktayız. Evlatlarımız burada üzülürken biz de orada üzülüyorduk. İnşallah bu böbrek sonuna kadar gider. Ben hiçbir eksikliğini hissetmiyorum. Ben 65 yaşında verdikten sonra, gençler seve seve böbreklerini versinler, insanları kurtarsınlar” çağrısında bulundu.
İDRAR YOLU ENFEKSİYONU KIZ ÇOCUKLARINDA SIK GÖRÜLÜYOR
Melisa Ünal’ın bebekliğinden beri yaşadığı idrar yolu enfeksiyonun özellikle kız çocuklarında daha sık görüldüğünü söyleyen İSÜ Liv Hospital Bahçeşehir Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Dr. Havva Evrengül, “İdrar yolu enfeksiyonu erken tanı konulmazsaileride böbrek hasarı geliştirme riski yüksek olan bir hastalık. İdrar yolu enfeksiyonlarına neden olan faktörlerden biri de doğuştan idrar torbasından böbreğe geriye kaçıştır, bu sorun Melisa’da vardı” dedi.
NEFROTİK SENDROMDA GENETİK YATKINLIK SÖZ KONUSU
Melisa’da daha sonra gelişen nefrotik sendrom ile ilgili de bilgi veren Uzm. Dr. Evrengül, “Nefrotik sendrom hastalığında genetik bir yatkınlık söz konusu ama Melisa’nın gönderilen genetik testinde herhangi bir mutasyon saptanmadı” ifadelerini kullandı.
BÖBREK NAKİLLERİNDE ÇOCUKLARDA DAHA ŞANSLIYIZ
Türkiye’de yaklaşık 30 bin kişinin organ nakli bağışı beklediğini ifade eden Uzm. Dr. Evrengül, “Biz böbrek nakillerinde çocuklarda erişkinlere göre biraz daha şanslıyız. Çünkü çocuk hasta olunca anne, baba, anneanne, babaanne, dede olmak üzere verici sayısı biraz daha fazla oluyor. Erişkinde maalesef canlı verici sayısı daha yetersiz. O yüzden kadavra bağışçılardan nakil sayısının artması, erişkin hastaların da nakil olma şansını artıracaktır.Yaşamak da güzel, yaşatmak da… Lütfen organlarımızın toprak altında çürümesine izin vermeyelim. İhtiyacı olan bir insanda ikinci kez onlara hayat vermek için organlarımızı bağışlayalım” diye konuştu.